Melûn Fayans
Özgür Ceren Can
Yerleştirme, 2017
Çini ve Buluntu Moloz
“Melûn Fayans” adlı seramik yerleştirme ben “yıkım estetiği” hakkında düşünüp dururken ortaya çıktı. Fahri Aksırt’ın kentsel dönüşüm bölgelerinde, boşaltılmış mahallelerde, yıkılmış evler ve boş sokaklar arasında çektiği fotoğrafların bendeki kalıntısı olduğunu düşünüyorum. Oraya buraya atılmış mobilyalar, kırık oyuncaklar, camsız pencereler gibi kalıntılar da dokunaklı. Fakat bu, yıkıntı duvarları arasında parıldayan fayanslarla karşılaşmaların, yüreğimi doldurduğu hüzünle kıyaslanamaz… Anlamlı konum / a meaningful location, hor kullanılmış yer / misused place, yerinden etme / displacement ve yer duygusu / sense of place kavramlarıyla oluşturduğum setle “yıkım estetiği / an aesthetics of demolition”nı anlamaya çalışıyorum. Yıkımdan değilse de yarattığı hüzünden estetik bir deneyim devşirdiğimizi seziyorum çünkü. Bir tür lanet gibi bizi esir eden tutkulu bir yıkım tasavvuru var; ölüme, kıyamete, yok oluşa yazgılı varlığımıza bir “karşıumut”. Her yıkımın bir yeniden doğuşa gebe olduğuna dair takıntılı bir düşünme biçimi. Yerleştirmedeki buluntu tuğla duvar yıkıntısı yıkıma, çini fayans ise bu lanetli akla atıfta bulunuyor: Tasarlamak, inşa etmek, stilize etmek, boyamak, sırlamak, vb. tüm insansı lanet cüretler... Fayans geleneksel çini motiflerini taklide çalışan piktogramlar ile dekorlandı. Zamanın tahrip gücünü algılamak için Orta Çağ’ın masalsı imgelerine değil de bir önceki iş gününün yakın sembollerine bakmanın yeterli olabileceği iddiası taşıyor.