Anafartalar Çarşısı
1960'lı yılların başında, Ankara İmar ve Emlak İşletmesi T.A.Ş.’nin açtığı yarışma ile başlar Anafartalar Çarşısı'nın öyküsü. Yarışmayı Ferzan Baydar, Affan Kırımlı, Tayfur Şahbaz'ın projesi kazanır. Çarşının dekorasyonunu mimar Ruşen Dora yapar. Ankara'nın ilk çarşılarındandır. 1964 yılında hizmete açılır. Kimi Ankaralılar "yürüyen merdivenli", kimileri "dönen merdivenli çarşı" olarak hatırlar Anafartalar'ı, herkesin çarşıyla ilgili birkaç anısı mutlaka vardır.
Çarşı ayrıca önemli seramik sanatçılarının ve ressamların eserlerine ev sahipliği yapar. İki ana girişten birinde Füreya Koral'ın, diğerinde Attila Galatalı'nın tüm duvarı kaplayan seramik panoları bulunmaktadır. Merdiven boşluğunda bodrumdan üçüncü kat tavanına kadar uzanan devasa pano ise Cevdet Altuğ'a aittir. İç duvarlarda Füreya Koral'ın ve Seniye Fenmen'in onlarca seramik panosuna rastlamak mümkündür. Çarşı ayrıca Adnan Turani, Arif Kaptan ve Nuri İyem’in duvar resimlerine de ev sahipliği yapar.
Anafartalar Çarşısı'nın, Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından planlanan "Ulus Tarihi Kent Meydanı" projesi kapsamında 100. Yıl Çarşısı ve Ulus Çarşısı ile birlikte yıkılması gündeme gelmiştir. Biten sözleşmeler yenilenmemekte, dükkanlar yavaş yavaş boşalmaktadır. Çarşı esnafının sesini duyurma çabaları sonuçsuz kalmıştır. Çarşının yıkılması durumunda seramik panolar sökülüp korunabilir, ama asıl hedef çarşının yıkılmaması, seramiklerin bulundukları yerlerde mekansal bağlamlarından koparılmadan korunmalarıdır.